Benim Lezzet Dünyama Hoşgeldiniz

Benim Lezzet Dünyama Hoşgeldiniz
Sevinç'in Lezzet Defterine Hoşgeldiniz !

Sevinç'in Lezzet Defterine hoşgeldiniz!

Yeni Lezzetlerde buluşmak dileğiyle!...

27 Ocak 2016 Çarşamba

Helvalı Çıtır !

Kağıtta Çupra Balığı ve fırında Sıcak Helva tariflerimi önceki yayınlarımda sizlere detaylı anlatmaya çalıştım. Bu tarifimizde ise; evde bulunan tek bir yufka ile kalan helvayı buluşturdum ortaya böyle güzel görünümlü, albenili nefis bi' tat çıktı. Üstelik o kadar kolay ve az malzeme ile nasıl enfes bi' lezzet yakaladığımı görünce kendime hayret ettim. Hani hep derler ya ''basit her zaman güzeldir'' bu tezi doğrularcasına bu çıtırlar beni ve yiyenleri mest etti. Umarım yapıp, tadınca sizde aynı kanıya varırsınız, mutlu olursunuz. Bu vesile ile de beni de anarsınız. ☺
Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi bol miktarda balık tüketmeye başladık diye.  eee balığı yiyince ilaki helvalı bir tatlı insanın canı çekmiyor değil ? Devamlı sıcak helva yapacak değilim. Bende evde bulunan tek yufkadan ve kalan helva dilimlerinden bunu hızlıca yapıp, sunuverdim. Aman Allahım iyiki de denemişim. Süsleyince daha da güzel oldu mu ?  Alın size defterinize rahatlıkla kaydedebileceğiniz güzel bir tarif  '' Helvalı Çıtır '' !  ☺
Bu tarifi iki farklı şekilde denedim. İlkinde helvayı sigara böreği şeklinde sarıp, hafif yağda kızarttım. Diğer uygulamada ise; kızartmadan yağlı kağıt serdiğim tepside fırınlayarak yaptım. Siz hangisini denemek isterseniz onu seçin. İki seçenekli bi' lezzet oldu. Tabii yağda olanla fırında olan birebir aynı olmayacaktır. Yinede çıtırlığı ve tadı damak şenliği yaratacak türden. Ve yedikçe yiyesiniz gelecek, kendinizi zor frenleyeceksiniz. O yüzden kişi başı 2-3 adet ayarlayın. Ben ilk denemede sigara böreklerini büyük yaptım sonra küçük boyutta  sardım. Büyüklerden 2 küçüklerden 3 adet rahatça yiyebilirsiniz. İlla balık arkasına yapayım diye de düşünmeyin. Mesela ani bir misafir geldi hemen çayın yanına yapın. Bakın misafirleriniz nasılda bayılacak, övgüler sıralayacak diye garanti verebilirim.  ☺ İçine koyacağınız helva çeşidi de sizin zevkinize kalmış. 
 Malzemeler:

  • (2 kişilik) 1 adet yufka,
  • 300-400 gr. kadar fıstıklı helva (miktar size bağlı, isteyen arttırabilir),
  • Evde bulunan 4-5 adet tam ceviz (elinizle parçalayın),
  • yahut bir tatlı kaşığı dövülmüş fındık, fıstık,
  • üzerine serpmek için az miktar pudra şekeri,
  • 1 dal nane yaprakları.

 YAPILIŞI:
Bir yufkayı üçgen parçalar olacak şekilde eğer büyük istiyorsanız; 8'e küçük istiyorsanız 16 eşit parçaya sigara böreği için keser gibi bıçakla bölün. Boyut sizin isteğinize bağlı. Üçgen parçanın geniş kısmına elinizle ufaladığınız helvayı koyup, kenarları içe katlayarak yuvarlayıp, sarın. Uç bölümü açılmasın diye elinizle su sürün, kapatın. Hepsini sarınca kızgın yağda her tarafı kızarana dek pişirin. Yağlı kağıt veya kalın peçe bulunan geniş bir kaba alın. Burada fazla yağı emilecek. Daha sonra servis tabağınıza yerleştirip üzerine pudra şekeri serpin. Ufaladığınız ceviz, dövülmüş fındık, fıstık varsa serpin. Nane yapraklarıyla süsleyip, servis yapın.
Yok ben yağda tercih etmiyorum diyorsanız birde şu şekilde deneyin: Yağlı kağıt serdiğiniz tepsiye sardığınız helvalı çıtırları yerleştirin. Üzerine bir fırça yardımıyla yada elinizle hafif sıvıyağ sürün. 175 derecede önceden ısıtılmış fırında yaklaşık 10 dakika kızarana dek pişirin. Unutmayın herkesin fırını farklı bu nedenle gözünüz helvalı çıtırlarda olsun. Bu süre benim pişirme süremdir. Belki sizinki daha kısa veya uzun olabilir, fırın performansları markadan markaya değişiklik göstermekte. Pişenleri servis tabağına alın. Yukarıda bahsettiğim gibi süsleyerek sunum yapabilirsiniz. İste bu kadar basit. Deneyeceklere şimdiden kolay gelsin, umarım hoşunuza gider. Bu ''Helvalı Çıtır'' yapılıp buzdolabına da atılabilir. Çıkarıp çıkarıp, istediğiniz adette pişrebilirsiniz. Yalnız fazla bekletmeden tüketin. En fazla 2-3 gün diyebilirim. Tabii o kadar kalır mı bilmem çünkü hemen isteyeceklerdir. ☺
Herkese afiyetler olsun !
Diğer tariflerime ulaşmak için arama bölümünü veya  *ARŞİVİMİ*  kullanın ! 

21 Ocak 2016 Perşembe

Kağıtta Çupra Balığı !

Bi' önceki tarifimde sizlere fırında '' SICAK  HELVA'' tarifimi vermiştim. Etrafda epeyce bi' alaka, beğeni ve de tıklanma sayısına bakarsak oldukça ilgi gördü. Helva tarifini anlatırken balık hazırladığımdan bahsetmiştim. Balığımız benim ve eşimin bu aralar her hafta tükettiğimiz ♥ Sevgili ÇUPRA ♥ Aman efendim uzun yıllar sonra bu balıkla adeta aşk yaşıyoruz. Kendilerini yıllar önce ilk kez balayımızda Bodrum'dayken tatmış olup lezzetine bayılmıştık. Daha o zamanlar isminin telaffuzu bana çok değişik gelmişti. Sonrasında biz diğer balıklarla haşır neşir olunca araya uzun bi' zaman girdi. Son 1,5 aydır deliler gibi ♥ ÇUPRA / ÇİPURA'ya ♥ sardık diyelim. Hele ki kağıtta pişirilmiş hali bizi mest etti. ☺
Yukarıda fotoğrafını gördüğünüz yavru benim hamsi, PALAMUT , barbunya ve lüferden sonra ilk beşimde yer almaktadır. Adını bazıları çupra bazıları çipura olarak söylemekte. Her ikiside olur. Ege bölgesinin meşhur balığıdır diye bilmekteyim. Daha sonraları ufak bir araştırma yaptığımda deniz çuprası, çiftlik çuprası diye öğrendim. Balıklar hakkında aman aman öyle çok çook bilgim var diyemem. Balık tabiiki et türlerinde her zaman tercih etmek zorunda kalsam ilk sırada yer alır. Genel olarak bana balığı ve yeşillikleri verin başka şey aramam. Kırmızı etle onun kadar haşır neşir değilimdir. Taa ki kansızlık sorunum çıkana kadar. Artık onu da yavaş yavaş tüketiyorum. 
Neyse biz asıl konumuza dönelim; bu çupranın buğulaması, ızgarası, fırında olanı yani her türü makbul diye biliyorum. Çok zevkli bi' balık. Biz her hafta pazardan 2 adet alıp, yağlı kağıtta pişiriyoruz. Yerken kendimizi kaybediyoruz. İşte bu sebepten ötürü sizlere bunun tarifini vermeye karar verdim. Lütfen sizde deneyin işte o zaman ne dediğimi iyi anlayacaksınız. Yapıp, hazırlamasıda oldukça pratik ama bi' o kadar da çok lezzetli sonuç alacağınız bi' yemek olacak.
Ben balığımı hazırlarken iki kağıda sararak yapıyorum. Balığa temas eden bölümde yağlı pişirme kağıdı onun dışında da alüminyum folyo yapıyorum. Geçenlerde izlediğim bi' yemek kanalında her ikisinin de bir arada olduğu yeni fırın pişirme kağıdı olduğunu duydum. Bir yüzü yağlı kağıt diğer yüzü alüminyum folyo ! Fakat bunu gel gör ki aradığım tüm marketlerde böyle bi' kağıda rastlayamadım. Çift taraflı bu kağıtlar oldukça kullanışlı. Bende bulamayınca kendimce böyle bi' yöntem uygulayıp, balığımı o şekilde pişirdim. İnanın lokum gibi oldu. Hani herkes bu aralar diyette ya işte hiç yağ kullanmadan da bu şekilde pişirip, yiyebilirler.
Malzemeler: 

  • 2 kişilik yaptığım için 2 adet çupra kullandık. (Siz kaç kişiyseniz ona göre yapın),
  • 1 büyük soğan,
  • 3-4 diş sarmısak,
  • 1 adet ince dilim limon,
  • 10-15 dal maydanoz,
  • 5 dal dereotu,
  • 8 adet kiraz domates,
  • Tuz, karabiber, kırmızı biber, sumak,
  • bi' çimdik şeker,
  • 2 yemek kaşığı zeytinyağı,
  • Roka ve limon dilimleri,
  • isteyen ekstradan kırmızı soğan, turp v.s. koyabilir. Yahut mevsim salatası ile servis yapabilir. 

YAPILIŞI :
İlk önce balıkları balıkçınıza temizlettirin. Temizlenmiş balığı akan suyun altında yıkayın, süzgeçte süzdürün. Bu arada ayrı bir kapta ince ince halka halka doğranmış soğanları, ezilip, kıyılmış sarmısakları, minik minik kesilmiş kiraz domatesleri, dilimlenip her dilimi 4' bölünmüş bir adet limonu, kıyılmış maydanoz ve dereotunu elinizle karıştırın. Tüm baharatları, tuzu ve bi' çimdik şekeri en son zeytinyağını döküp, iyice harmanlayın. Soğan halkaları birbirinden ayrılsın. Tüm malzeme bi' güzel bütünleşsin. Balığınızın boyutuna göre ilk önce kare alüminyum folyo kağıdını bi' makasla kesin. Yağlı kağıdı da aynı ebatta kesin. Balık yağlı kağıtla temas edecek olduğundan üstte kalsın, folyoda onun altında. Tam ortaya balığı yerleştirin. İkiye bölünmüş olduğundan arasına hazırladığımız malzemeyi koyup, kapatın. İlk önce yağlı kağıtı sarın, paketleyin. Ardından folyoyu sarın, kapatın. Balıkları bi' tepsiye koyup önceden ısıtılmış fırında en az 45 dakika 190 derecede pişirin. Sonra çıkarıp bir bıçak veya makasla üstünden hafifçe kesik atarak içini açın bi' 10 dakika  daha açık pişsin. Sonra folyoyu çıkarıp, yağlı kağıt ile bir tabağa aktarın. Yanına zevkinize göre roka ve limon koyup servis yapın. 
İşte böyle enfes bi' lezzet ortaya çıkıyor. İsteyen sıcak helva ile servis yapabilir. İkisi şahane oluyor. Hani derler ya damak çatlatan lezzetler işte ondan. Bu arada unutmadan belirteyim; balığın içine istediğiniz başka tür baharat ve sebzeyide ekleyebilirsiniz. Yada sadece tuz, karabiber ile balığı harmanlayıp sade de yapılabilir. Bir keresinde eşime ben sade yaptım kendime sebze ekledim hepsi ço güzel oldu. Damak zevkiniz neyi isterse o şekilde yapılabilecek çok lezzetli bi' balık !
Yanındaki çıtırın tarifini de ilerleyen günlerde sizlere verebilirim. Deneyecek olanlara şimdiden kolay gelsin...  ☺
Afiyetler olsun.. 🐟
Diğer tariflerime ulaşmak için arama bölümünü veya  *ARŞİVİMİ*  kullanın ! 

15 Ocak 2016 Cuma

Sıcak Helva !

Evet sizlere olay bi' lezzet olan fırında ''SICAK HELVA'' tarifini vermekten büyük haz duyarım. Zira biz tadınca hani derler ya zevkten dört köşe olduk aman Allahım o nasıl bi' tat ! ahhh ahhhhh niye daha önce evde denemediğimize pişman olduk. ☺ Hani önceden hep duyardım da pek oralı olmazdım. Balıkçılarda balık arkasından bu tat adeta gelenek haline gelmiş de bi' benim mi haberim olmamış yahu diyesim geldi.
Dolapta koca paket açılmamış fıstıklı helva öyle kenarda bekliyordu. Balığı yaparken hemen gözüme ilişti. Bi' gün kurstan çıkmış eve giderken mevsimlerden kış helva dükkanın camına sıcak helva bulunur diye yazmışlar. İşte taaa o zaman dikkatimi çekmişti. Sonraları kendisinin methini ara ara duyar oldum. İşte bugüne nasipmiş ancak yapıp, tarifini sizlerle paylaşıyorum. Umarım yapıp, tadınca sizde ne demek istediğimi anlayacaksınız. Sakın sizde benim gibi bu tatla geç tanışmayın, inanılmaz güzel oluyor, mutlaka deneyin canlarım. ☺
Eğer yaz, kış hiç farketmez ben dondurmayı her halükarda yerim diyorsanız üzerine bi' top dövme dondurma koyarak servis yapın. Bakın o zaman bu lezzet nasıl zirve yapıyor, görün... ☺ Ben kış ayındayız diye dondurma koymadım onun yerine cevizleri ellerimle parçalayarak iri iri koydum, fırınladım. Ceviziniz yoksa da hiç sorun değil. Zaten helva bol fıstıklı. İsteyen sade helva veya başka bi' sevdiği türdeki helvayla da deneyebilir. Her zaman belirttiğim gibi tercih sizin.. Ben fikri veririm siz uygularken kendinize göre yaparsınız. Hiç kendinizi sınırlamayın. ☺ Burada ölçü sizin kendi damak tadınız olacaktır. Arttırıp, azaltmak size kalmış !
Bazı tarifleri okuyup, incelerken öyle bi' anlatıyorlar ki beni fena kasıyor. Hele bi' gün ünlü bi' şefe tarifle ilgili bi' soru sormuştum adam sanki dünyanın en zor sorusunu yanıtlarmış gibiydi. Altı üstü bi' sos soruyoruz bu kasıntılık nedir anlamadım. Annesi onu kendi yemekleriyle büyütmedi mi? Tamam şimdi yemek üzerine eğitim veren okullar, kurslar, üniversiteler var. Onlara hiçbir sözüm yok, olsun hatta daha da çoğalsın. Ama lütfen şu fazlaca şişmiş egolarınızı bi' tarafa bırakın. Unutmayın ki anneleriniz yemekleri o okullarda öğrenmedi... Bende bu konu ile ilgili bi' okula falan gitmedim. Kendim deneye yanıla, okuyarak, izleyerek, düşünüp, kafayı çalıştırarak öğrendim, öğreniyorum, öğrenmeye de devam edicem. Lütfen öğrenmeye meraklı olanlara köstek değil, destek olun. Bu okullardan birine bugün gitme şansım olsaydı eminim çok daha iyilerini bi' çoğundan iyi yapacağıma garanti veririm ! Çünkü ben bu işi yaparken büyük bi' aşkla, severek, merakla yapıyorum. Sonuç aldıkça ve de beğenildikçe çok mutlu oluyorum. Hep daha iyisini yapmaya gayret ediyorum, çabalıyorum. Biz şefler gibi profesyonel değil, evimizde sevdiklerimize yapıyoruz. ☺ Fotoğraflarımı bizzat kendim çekiyorum. Bloğumda yayın yaparken kaç kere yazdım herşeyi kendim yapıyorum, birilerinden yardım almadan diye... Hazırla, pişir, fotoğrafla, düzenle, yaz, çiz, paylaş. eee ben daha ne yapayım ? Yıllardır boşuna söylemiyorum: hem tasarlar, çizerim hemde pişirir, paylaşırım diye ! Söyleyin bana benim gibi kaç kişi var, herşeyiyle kendi ilgilenen... Hepsinin mutlaka yardım aldığı kişiler mevcut. ☺ 
O yüzden köstek olmayın yeter, DESTEK OLUN DESTEEEK !! 
MALZEMELER :
  • 500 gr. fıstıklı helva,
  • 1/2 su bardağı süt,
  • 1 yemek kaşığı tereyağ,
  • 2 yemek kaşığı limonsuyu,
  • 1 avuç elle parçalanmış ceviz içi,
  • 1/2 çay kaşığı tarçın,
  • güveç kabı elimizle yağlamak için çok az sıvıyağ.

YAPILIŞI :
Helvayı ellerinizle iyice parça pinçik edin. Üzerine sütü, limon suyunu, tarçını, tereyağını ekleyin. İster elinizle parçalayıp, hamur gibi yoğurun ister blendırla parçalayın. Hangisi kolayınıza gelirse o yöntemi deneyin. Benim evde güveçte yoğurt alıp, bitince, yıkayarak dolabın bi' köşesine kaldırdığım toprak güveç kabım vardı onu kullandım. Gidip özellikle kap falan almadım. Böylelikle onuda kullanmış oldum. ☺ Kabı sıvıyağ ile elimle içini iyice yağladım. Hazırladığım helvalı karışımı kaba koyup, düzledim. Üzerine parçalanmış cevizleri serptim. Üzeri kızana kadar 180 derecede fırınladım. 15 dakika fırına göre yeterli. Sizde fırınınıza göre hareket edin. Üzeri kızarıp, cevizler çıtır çıtır olacak. Kenarları biraz ortaya göre kabaracak. Ben önden balığı yaptım. 15 dakika kala helvayı fırına koydum. Balığı yerken o sıcak sıcak fırında durdu. İnanın enfes bi' tatlı oldu. Hem çok kolay hemde insanı baştan çıkarıcı. Biz tadarken kendimizi kaybettik... ☺
Deneyeceklere şimdiden afiyetler olsun ! 
Diğer tariflerime ulaşmak için arama bölümünü veya  *ARŞİVİMİ*  kullanın ! 

8 Ocak 2016 Cuma

Sulu Köfte !

Merhaba sizlere 2016 yılının ilk tarifini veriyorum. Bu yemek bizde ilk 2-3 sene önce yapılmış bi' lezzet. Daha önceleri ben sulu köfteyi pek sevmezdim. Dolayısıyla eşimde benden hiç istemedi. Taa ki bunu deneyene kadar. Annem bunu kırmızı etle yapardı, çokta güzel olurdu. Gelgör ki o yıllarda bana yedirmek mümkün değildi. Ben köfteyi sulu yemekte hiç sevmezken farklı bi' yemek yapayım düşüncesiyle birden aklıma geldi. Farklılığı şu: benim köfteler öyle bildiğiniz türden fındık küçüklüğünde değil bilakis ceviz büyüklüğünde.😃 Küçük olmasını ben tercih etmedim. Böle büyük dolu dolu 4-5 taneyle bi' tabak koyduğunuzda gayet hem göze hemde mideye doyurucu bi' lezzet elde ettim. Zaten içinde patatesi, havucu da var..Küçük domatesler, dereotları ve azda yemeğin suyu ohhh enfessss.. Diyette falan değilseniz ekmek banabana yerken kendinizi kaybedebilirsiniz. Yok ben ekmek banmadan yerim diyorsanız yanına bol yeşillikli bi' salata ve bi' kase yoğurt ile inanılmaz doyurucu, uzun süre tokluk yaşayabileceğiniz harika bir öğün olur. Eşim her yemeği yemez, seçer. Ama bunu ben yaparsam her zaman yiyeceğini söyleyince ben bi' mutlu bi' mutlu oldum ki arasıra aklımıza geldikçe yapar oldum. Sizde içine sevdiğiniz diğer sebzelerden ekleyip ister tavuk kıymasıyla ister kırmızı etten kıymayla deneyebilirsiniz. Umarım sevdiğiniz yemekler listenize girer. 
Malzemeler:

  • 500 gr. tavuk kıyması,
  • 2 orta boy soğan,
  • 1/2 su bardağı pirinç,
  • 1/2 su bardağı ince bulgur,
  • 1'er çorba kaşığı domates ve biber salçası,
  • 10-15 adet kiraz domates,
  • 1 adet yumurta,
  • 10-15 dal dereotu,
  • 5 dal ince kıyılmış maydanoz,
  • 2 adet orta boy patates,
  • 2 adet havuç,
  • Tuz, karabiber, kuru nane, acı seven kırmızı toz biber, sumak,
  • köfteleri yuvarlamak için az miktar un, 2-3 çorba kaşığı yeterli,
  • yarım limon suyu.

_____________________________________________________
YAPILIŞI:
Tavuk kıyması, rendelenmiş soğan, kıyılmış dereotu, maydanoz, bir yumurta, pirinç, bulgur, tuz, biraz şeker, salçaların yarısı bir kapta iyice yoğurulur. Dereotundan biraz suyuna ve pişince kıyıp süslemek için kenara ayırın. Geri kalanı köfteye kullanın. Salçaların yarısını köfteye yarısını suyuna diye paylaştırıp, kulanın. Ben pirinçle, bulguru birlikte kullandım. Siz nasıl istiyorsanız o şekilde kullanabilirsiniz. Köfte yoğuruldukça kıvam alacaktır. Unu geniş bir tabağa serpin. Yanınıza az miktar su alın. Köfteden istediğiniz boyutta parçalar koparın. İster fındık, ister ceviz büyüklüğünde. Ara sıra ellerinizi suya batırın. Kopardığınız parçaları yuvarlak yapıp un serptiğiniz tabakta yuvarlayıp, geniş bir kaba alın. Hepsini bu şekilde yapıp, bitirin. 2 adet patatesi,havucu soyun, küçük küçük parçalara ayırıp, doğrayın. Bir geniş tenecereye sıvıyağ koyun. Patates ve havuçları hafif soteleyin.İçine kalan salçaları, kuru naneyi, karabiberi, kırmızı biberi, tuzu, biraz şekeri ekleyin, hafif kavurun. Kenarda mutlaka sıcak su bulunsun. Tencereye sıcak sudan ilave edin. Kaynamaya başlayınca yavaş yavaş köfteleri aktarın. 10 dakika sonra domatesleri koyun. 10-15 dakika civarında kısık ateşte yavaş yavaş pişmiş olacaklar. Arada kontrol edin. Pişince içine limon suyu ve kıyılmış dereotu ekleyip, sumak serpip, süsleyerek, sıcak sıcak tabağa alarak, servis yapın. İşte bu kadar kolay ve lezzetli yemeğimiz hazır..

Deneyeceklere şimdiden AFİYETLER OLSUN !
Diğer tariflerime ulaşmak için arama bölümünü veya  *ARŞİVİMİ*  kullanın !